BMW almadan bunu okuyun arkadaşlar;siz bunları yaşamayın

[highwayguide]

BMW ve BORUSAN

Sevgili motorsiklet dostları,

Özellikle de yeni motorsiklet alacaklar, ve hatta BMW düşünenler; lütfen şu satırlarımı okumadan karar vermeyin. Gerçi bir BMW alıp sonra hayatının hatasını yaptığını anlayan motorsiklet sürücüsü bir ben değilim ama yinede bilen, bilmeyenin benim tecrübelerimden ders almasını isterim:
2006 Fuarını ziyaret etmiştim ve kafamda eski muhteşem Burgmann’ ımın yerine daha büyük bir touring alma fikri vardı. Düşündüğüm alternatifler Harley Davidson Dyna Star Ultra, Honda Gold Wing ve BMW LT 1200 idi. Maalesef Harley Standında her şey çoktan satılmış, Honda Standında ise sevgili Sina Ağabey, aşırı talep yüzünden bana ancak 3 gün sonra haber vereceğini, ellerinde kalıp kalmadığını bildireceğini söylemekle yetinebildi. Bense alma fikrine tamamen sabitlenmiş olduğumdan BMW standındaki son kalan RT yi alıp ama aslında gönlümde LT 1200 olduğunu ve eğer satıştan geri dönen olursa almak istediğimi belirttim. Hemen o akşam telefonla aranarak bir lacivert LT nin iade olduğunu ; almak isteyip istemediğim soruldu. Ve tabiî ki aldım.
Kader! İşte bütün kabuslar o zaman başladı….
İlk facia daha motoru teslim alırken Borusan’ da idi: Önce uzunca bir süre bekleme; zira motor ellerinde değil , Antalya’dan gelecekti. 24.000 Avro yu ödedim ve motoru teslim almaya gittim. Önüme toz içinde bir motor çıktı. Sağını solunu inceledikten sonra motorun kullanılmış olduğu hissine kapıldım; Zira benzin depo bölümünün kapağı ve sağ ayna bir şekilde yerine tam oturmamış ve lastiklerin yere basan bölümündeki çapaklar kopmuştu…. Fikrimi söylediğimde ise, böyle bir şeyin Borusan da söz konusu olamıyacağı , motorun tozlu olmasından dolayı öyle durduğu söylendi doğal olarak. “Niye temizlenmedi” sorusunun cevabı ise daha da ilginç di: “İşimiz başımızdan aşkındı” . Yani bir müşterinin 24 000 Avro ödeyerek aldığı motoru temizleyip teslim edecek vakit yok!
(Haftalar sonra bir kablo döşemesi sırasında sağ aynayı tutan klips vidalardan kırılmış ve o şekilde yerine vidalanmış olduğu için aynanın yerine tam oturmadığını ve alt grenajın bir tesbit vidasının eksik olduğunu tesbit ettim ki, düşündüğüm gibi motorun en azından test için kullanıldığını ve ufak bir kazası olduğunu anladım)
Saçma bir inatla motoru teslim aldım, ve aslında ilk 1000 kilometre süresince çok mutluydum.. Ama dertlerin asıl ondan sonra başlayacağı konusunda daha önce bir fikrim yoktu ve 1000 km bakım zamanı geldi.
Doğal olarak telefonla arayarak bir randevu almak istedim ve aldım da: Ancak 26 gün sonraya !!! Yani sanki Borusan 100 000 Motorsiklet satmıştı ve hepside bakıma geliyordu anlaşılan.
Zaman geldi ve motorumda bu arada 2000 km ye geldi. İşimi gücümü doğal olarak bir kenara bırakıp sevgili motorumun hayrı için sabah saat 9:00 da Borusan İstinye….Ve iki küçük arıza bildirimi : Yanmayan sağ ayak altı park lambası ve arka tekerden gelen ciyaklama sesi…. Akşama hazır olacağı söylendi ve saat 17 de LT mi teslim aldım. Tabi konu Borusan olunca hala bütün iyi niyetim ile her şeyin hallolmuş olacağını düşünerek bastım gaza. Otobandan Anadolu yakasına. Kritik bir sıkışma ve biraz sertce bir fren. Fakat koca LT bırakın durmayı yavaşlamak bile istemiyor. Hemen sağa çektim ve hidrolik kutusunun tamamen boş olduğunu fark ettim. Tabi ilk benzinciye yanaşıp hidroliği doldurttum. Ancak bu duraklama esnasında ne park lambası nede arka tekerdeki ses ile igilenilmediğinide fark ettim. Ertesi gün ve takip eden iki günde toplam 12 arama ve her seferinde “size geri döneceğiz” veya “ sizi arattıracağız” lafı…son çare olarak Almanya ya bir şikayet yazısı … Ne ilginçdir ki 3 gün sonunda, ve şikayetten tam 15 dakika sonra telefonla arandım. “Getirin motorunuzu halledelim” dendi… yani yeni bir işi gücü bırakma günü ve Göztepe’den İstinye’ye yol!!! Hani sadece Borusan’ da çalışılıyor ama diğer bütün insanların başka yapacak işi yok gibilerinden… Ben Borusana ödediğim tuzlu bakım hesabı üzerine ayrıca hidrolik ve park lambası için tekrar muhtelif yerlere ödeme yaptıktan sonra….”Neden motor sizdeyken ilgilenmediniz” sorusunun cevabı “kusura bakmayın atlanmış”….. Yani boş hidrolik kutusu sonucu bir duvara amblem gibi yapıştıktan sonra da büyük ihtimal söylenecek söz “kusura bakmayın atlamışız”….
Aylar geçti ve işim gereği kışı güney sahilinde Alanya bölgesinde geçirdim ve bu arada kilometre sayacım 11.000 i gösterdi. Ve bir sonraki bakım zamanı geldi. Araştırma ve sonuç olarak bu işi Kosifler – Antalya nın yapması gerektiği.. 3 Hafta da 3 Telefon ve servis randevusu, fiyatı ve detayı konusunda bilgi rica etmeme rağmen karşılığında, hiç dönülmeyen “biz size döneceğiz” cevabı…. 130 km yolu sineye çekip Alanya dan Antalya’ya kadar giderek en iyisi yüz yüze görüşmek diye düşündüm ve yaptım. Ve 4 gün sonra saat 9:30 a bir servis randevusu aldıktan telefonumu bıraktım ve mutlu, mesut Alanya’ya döndüm. 4 gün sonra 9:30 da oradaydım tabi… Önce her serviste olduğu gibi sevimli bir bayandan karşılama “hemen sizinle ilgilenecekler” sözü.. Bu hemen, aslında 1 saat demek oluyor tabii ve 1 saat sonra çıka gelen vatandaştan “kusura bakmayın servis ustamızın cenazesi vardı o yüzden bu gün yok ve önümüzdeki 3 günde servise kabul edemeyeceğiz” . İnsanın aklına “peki neden telefon numaramı aldınız, arayıp söylenemezmiydi ?” diye bir soru geliyor ama tabii çok anlamsız.
Bu arada LT nin sayaçında 14.000 km yazıyor ve ben İstanbul’a dönmek durumundayım.
Zaten motor öksürmeye, her dur kalkta sarsılmaya ve hatta stop etmeye başlamış…. Antalya’da anonim bir motorsiklet servisi arayarak yağ ve filtre değiştirtiyorum ve hatta hava filtresi temizleniyor…İstanbul’a kadar sorunsuz gelmeme rağmen akabinde motorda öksürük aksırık yine başlıyor…
Yapacak bir şey yok, tabiî ki Borusan aranacak. Ve bir bakım randevusu istiyorum. Bir hanımefendi nazikce 3 gün sonra gelebileceğimi söylesede ben kulaklarıma inanamıyor ve emin olup olmadığını soruyorum. Hanımefendi gayet emin bir şekilde “Tabiî ki beyefendi” diyor. Acaba Borusan da bir şeylermi değişti diye bir umut sarıyor içimi. Ve gidiyorum.
Henüz son yağ değiştirmeden sonra 1000 km olmasına rağmen yağ değişimi öneriliyor. Mantıklı buluyorum, zira bir önceki yağ çok fazla eskimişti ve tortu bırakmış olabilir diye düşünerek onaylıyorum ve problemlerimi sıralıyorum:
- ciyak ciyak öten bir arka teker
- Kalkışlarda zorlanma ve silkelenme
- Aşırı benzin sarfiyatı
- Stop etme ve kavramanın zorlanması
- Direksiyondan, her ufak kasiste ve sağ sol dönmede gelen vurma sesi
- Ve sonuna kadar yukarı dayanan hararet göstergesi
Sevimli bir şekilde akşama hazır edilmeye çalışılacağı söyleniyor ve büyük umutlarla ayrılıyorum. Gün içinde gelen telefon bana direksiyon ve arızalı olan arka diskin işinin uzun olacağı bu yüzden bir gün daha sabretmem gerektiğini söylüyor..
Ve ertesi akşam 17 de LT mi teslim almaya gidiyorum…Bana direksiyon bilyelerinde arıza olduğu, mevcut olmadığı için Almanya’ya sipariş verildiği gelince değişeceği, arka diskin arızalı olduğu ve garanti bazında değiştiği. Bilgisayarın başka bir arıza rapor etmediği, ayarların yapıldığı söylenerek motorum teslim ediliyıor.. Külliyetli bir faturadan ödemesinden sonra basıyorum gaza; hala umutla. Göztepeye varana kadar problem yok.. Ama ertesi gün motor yine öksürüyor ve stop ediyor… O zamana kadar 0-30 km süratte öten arka teker artık 50 km süratte bile ciyak ciyak ötüyor. Ve ben diskin değişmediğini sadece temizlendiğini tesbit ediyorum…..
Bu arada bu geçen zaman içerisinde Almanya ya da buraya yazdığım yazının aynısını almanca olarak ilettim.. Ancak bir etki yapacağını zannetmiyorum zira BMW Almanya ile Borusan arasındaki ilişki herhangi bir üretici-distribütör ilişkisi değil...
Bir ara telefonla servis müdürü diye tanıtılan bir hanımefendiye ulaşabildim.. Bana buradaki yazımı üzülerek okuduğunu ifade etti, ama ben üzülme değil sonuç beklediğimi söyledim... sonuç her iki haftada 2 gün borusan istinyede geçiriyorum... ne arka tekerden gelen ses, ne motor teklemesi giderilemedi.. ilk gidişimde disk değiştirdiklerini iddia etmelerine rağmen ben diskin değişmediğini tespit ettim... Zira yeni ambalajdan çıkan bir disk üzerinde 1 yaşındaki bir motorda olabilecek kadar pas izi vardı... Oysa bilgisayarda benim motorum için stoktan disk çıktığı gözüküyordu !!!!!!! 2. gidişte disk ve balata değişti ama ses eskisinden daha kuvvetli bir şekilde hala mevcut... Sonunda servis müdürü bayan bu işe şahsen el koyacağını gerekirse Almanya’dan yardım alacaklarını; o da olmazsa beni başka bir motora yönlendireceklerini ifade etti ve gelecek servisimde bunu yüz yüze konuşacağımızı söyledi.. Ama tahmin edeceğiniz gibi hanımefendiyi bir daha ne duydum ne de gördüm... bu arada 1 küsür yaşındaki motorun orta sehpa motoruda bozuldu ... 2 hafta denmesine rağmen son 3,5 haftadır parça bekliyoruz... eğer inşallah gelirse bu sefer motorumu uzun süreliğine servise ve teste alıp bu arada bana başka bir motor tahsis etme sözü verdiler..ama sanırım o parça uzunca bir süre gelmeyecek; şu ana kadarki tecrübelerden anlaşılan bu.. Benim tahmin ettiğim bu vatandaşlar benim sabrımı kullanarak garanti süresini doldurmaya çalışıyorlar.. Ama sizlerinde tavsiyelerinde olduğu gibi, son 4-5 ay kala bu ülkede tanıdığım tanımadığım bulabildiğim kadar avukatla bu işin üzerine gideceğimi, gerekirse bir 24 000 avroda avukatlara vereceğimi henüz bilmiyorlar..
23.07.2007
Yaklaşık 10 telefon görüşmesinden sonra bu gün , söz verilenden 2 hafta sonra LT yi borusana henüz bilinmeyen bir süreliğine 23.07.2007 de teslim ettim...Bakalım bu sefer ne olacak, tabii hala aylar önceki aynı problemler le...Bana geçici olarak bir GT verdiler..
3 ağustos günü bir telefon aldım "motorunuz yapıldı alabilirsiniz" diye.. Tahmin edeceğiniz gibi, işi gücü bırakıp uçarak gittim istinyeye.
Tabi biraz daha akıllanmış olarak: arka teker sesi virajlar dışında kesilmişti, ancak bu sefer eve gidip hüsrana uğramak yerine önce bahçede bir test edeyim dedim ve ikinci turda hararet göstergesi tavan yaptı... Tabii doğal olarak “neyi yaptınız” diye sordum.. Ayrıca 1 ve 2 ci viteslerde yuvarlanamama ve öksürme problemi adına iki önceki denemede ateşleme kontrol modülü değişmiş ama başarısız olmuştu. Bu sefer bujileri değiştirdiklerini söylediler ama bu konuyu tesbit edebilecek kadat uzun test imkanım olmadı açıkcası. Zira dediğim gibi bahçedeki ikinci turda hararet tavan yapınca tabiii ağızlar açıldı.. Söylenene göre hararet müşürü değişmiş bütün soğutma yolları termostat vs kontrol edilmiş ve bir çok testler yapılmıştı. Sonuç: daha önce sıkışık trafikte dur kalkta hararet yapan makine artık bahçedeki 1-2-3 viteslerde atılan 2 turda hararet yaptı.. daha sonra soğutup tekrar marşa basıldığında olduğu yerde rolantide ibre sona dayandı... Cevap: "nasıl olur" biz yapmıştık.. Son çare devirdaim pompalarının değişmesi ve almanyadan fikir alınması... Söylenene göre son 8 gündür Almanya’dan cevap bekliyoruz..
Bu arada yapılan tel görüşmelerinde sevgili servis müdürümüz hanımefendiden bir de olta atıldı, sanırım bu konuda tüketici haklarından bihaber ki; bana bir kolaylık göstereceklerini takasa girmemi teklif etti msl bir RT ile.... Sanırım kolaylıktan kastı üstüne ödememi teklif edecekleri miktar konusunda olacaktı....
Bu arada bu 3 haftayı bana geçici olarak verdikleri bir GT ile geçirdim... Yapılan tek doğru şey şimdiye kadar bana bir araç vermiş olmaları idi. Ancak ellerinde LT olmadığı için GT kullanmak durumunda kaldım.. Allah razı olsun diyeceğim ama. Hani bir laf vardır atdan inip eşeğe binmek diye.. Neyseki her karşıya geçişten sonra kendime gelmek için geçirdiğim 15 - 20 dk sonra bu hafta sağolsunlar GT yi RT ile değiştirdiler...
İçimden güldüm tabii hanımefendinin LT yi bir RT ile takas teklifine..üstelik kolaylık göstereceklerine..
Uzun lafın kısası BORUSAN da hiç birşey yürümüyor arkadaşlar...

18.08.2007
Dostlar 5 x 2 gün ve en son 4 haftalık ızdıraptan sonra LT yi dün teslim aldım. Söylenene göre Almanya ile yazışılarak onların yardımı ile son kalan problem olan hararet problemi "sistemde hava sıkışması" olarak tespit edilip çözüldü..
Bir süre İstanbul içi sürüşlerde bir problem yaşamadım ve ardından 1 haftalığına Antalya da işim çıktı ve bende hem motoru test edeyim hem de işimi halledeyim diye yola düştüm.... Fakat arızaların ardı arkası kesilmedi.... Bir seri tamamen yeni ve birde 15 000 km boyunca tanıdığım eski derdim yeniden ortaya çıktı. Yani arka tekere sıkışan KEDİ.... Buradan Antalya’ya-Antalya’dan da buraya kadar ciyakladı... Ama işin daha kötüsü, sanırım bu problemi yok etmek için arka tekerle fazla uğraşıldığından yüksek süratlerde, yani 120 km/h üzeri ayak freninin görevinden istifa ettiğini tesbit etmek zorunda kaldım... Ve daha yeni bir problemde ortaya çıktı... Vites küçültürken pedalın 5- 10 saniye aşağıda takılı kalması ve ben ayağımı yukarı çektiğimde onun gelip vurması... Yine tanıdık bir problem ise, daha önce vuruntu yüzünden işlem gören gidonun, sanki süspansiyonsuz bir scooter gidonu gibi reaksiyon vermesi... YANİ UZUN LAFIN KISASI HER NE KADAR BORUSAN BEKLENMEDİK BİR İYİNİYETLE 33 GÜN boyunca blok halinde motoru servise alsa da sonuçta benim motorun adam olmayacağı ortaya çıktı..En azından bu işin Borusan ın bilgi ve becerisi ile olmayacağı artık kesin...
Gelelim en son BORUSAN-Müşteri (yani benim) ilişkilerime... Gelir gelmez pazartesi günü gözümü açtığımda tabiiki Borusanı aradım.. Sevgili servis müdiresi hanımefendi ile görüştüm ve artık LT yi servise götürmek istemediğimi zira gerçektende bunun günlük hayatım ve işimi etkilediğini belirttim.. Yada bunun için, ben yövmiye ile çalışan biri olarak oraya gittiğim günleri, çalıştığım acentalara yaptığım gibi fatura etmeyi teklif ettim. Ama makul bir teklif olarak motoru kendilerinin alabileceğini söylediler.. Ancak hepi topu 15 aydır kullandığım motorun zaten 2 ayını orada geçirdiğini düşünürsek bunun bir anlamı olmadığını ve artık ödediğim paraya yakışır bir keyif sürmek istediğimi...Bu motorun mıncıklanarak bir yere varılamayacağını ve artık değiştirmeyi ve bana yeni bir LT getirmeleri gerektiğini anlatmaya çalıştım...Hanımefendi zaten bu yönde kendi içlerinde ve Almanya ile görüştüklerini en kısa zamanda bana dönüleceğini söyledi.... VEEE sonunda salı günü telefonla arandım şimdi adını unuttuğum bir arkadaş tarafından...İnanamayacağınız bir teklif aldım: Benim motorumun 18 bin km yaptığını, bana 2008 model bir LT vermek istediklerini ama benim 5000 Avro kadar daha ödememi teklif ettiler.... Yani düşünebiliyormusunuz adına ve garantisine bir kucak para ödediğiniz malı değiştirmek için para isteniyor....
Acaba sizin evdeki buzdolabınız 1 buçuk sene sonra daha garantisi bitmeden bozulsa ve de satıcı size "abi siz bunu bu kadar kullandınız, üstüne para ödeyin yenisini verelim" dese ne yaparsınız dese diye bir soru sordum vatandaşa.... "ama buzdolabı bir ev aleti, bu bir taşıt " diye komik bir cevap aldım...
Evet arkadaşlar yani şimdi işin kanlı yanı başlıyor.... Sanırım bu hikayenin ana fikri ulaşmıştır....İki özel ve güzel isim BMW ve BORUSAN ama ola ki gaflete düştünüz, burnunuz ottan kurtulamayacak .... AMAN DİKKATLİ OLUN zira BORUSAN "garanti" olayına yeni bir anlayış getirmiş durumda....
Sonuç olarak bana Tüketici Hakem heyetine şikayet den başka seçenek bırakmadılar zira bu işin güzellik ile çözülmesi taraftarı değildiler
08.10.207 de tüketici hakem heyetinde benim konum konuşuldu.... ve bilirkişi kontrolüne karar verildi..Ama ben bu durumda bazı şeyler öğrendim ve sizlerinde başına gelirse hazırlıklı olun diye aktarmak istiyorum:
1- Ben bu makamın mahkeme olmadığını düşünerek boşverdim, ama borusan avukat ile gelmişti... bence böyle bir durumda mutlaka avukatla gidilmeli
2-Daha önce önemsemediğim ama çok önemli bir borusan numarası öğrendim.... kesinlikle tekrar eden arızalarda aracınızı servise teslim ederken dikkat edin servis fişine ne yazılıyor.... Zira her seferinde farklı formulasyon ve farklı ufak tefek şeyler yazılıyor; siz ya benim derdim aslında şuydu ; dediğinizde , "tamam abi ben şimdi konuşucam ve ya çağırim teknikeri beraber konuşalım" deniyor... sonuç kağıt üstünde aracınız aynı problemden servise girmemiş oluyor.... çok ama çok dikkat edin
3-ve hatta tekrar eden arızalar da özellikle 1-2 gün gibi kısa bir arayla servise girdiyseniz hiç servis fişi açılmıyor... Aman ha! her gidişinizde mutlaka servis kartı açılmasını sağlayın..
zira bu adamlar işi iyicene çirkefliğe ve profösyenel dolandırıcılığa dökmüş vaziyetteler..... Almanya’ya yazmak bi işe yaramıyor.....
YAPILACAK EN GÜZEL ŞEY EĞER ELİNİZİ VERMEDİYSENİZ KOLUNUZU KURTARMA ŞANSINIZ VAR....
Bence BMW takıntınız varsa almadan önce bi 10 kere daha düşünün... Sokağa atacak paranız varsa bi hayır kurumuna bağışlamanızı tavsiye ederim arkadaşlar... daha makbule geçer...
Hayat ve benim borusan maceram devam ediyor...Hakem heyetinden çıkan karar "biliekişi reaporu" alınsın oldu... Zira amcamlar mahkemeye gider gibi avukatları ile gelip, avukatları olan genç delikanlıya bir dizi yalan dolanı sıralattılar.... Çok güleceksiniz ama tüm bmw sürücülerininde yaşadığı 2006 daki o 4-5 haftalık servis randevuları döneminde, sanırım herkese de söylendiği gibi "ya hepi topu 1000 km bakımı önemli değil 2000 km de baksak olur" lafını hatırlarsınız.... Arkadaş hakem heyeti görüşmesinde "Selim Bey bakımlarına hep geç gelmiş" diye yorumladı.... Sanırım bunu yüzlerce şanssız bmw sürücüsüne söylediklerini; bu telefon konuşmalarının banda kaydedildiğini... ve bu iş burada çözülmezse benim tüketici mahkemesine gidip bu bant kayıtlarını isteteceğim ve hatta yüzlerce bmw sürücüsünü şahit olarak dinletebileceğim akıllarının ucundan geçmedi...Hatta piyasada, test motorlarını makyajlanıp sıfır diye satıldığını tasdik edecek eski çalışanlar olduğunun da farkında değiller sanırım...
Bazı arkadaşlar Almanya merkeze yazmamı önermişlerdi ; ancak bu küçücük hesaplarla bu kadar sahtekarlık peşinde koşan bir kuruluşun Almanya ya ne gibi hikayeler anlattığını tahmin edersiniz sanırım. Zira Almanya cevap vermemeye yemin etmiş sanırım. Tahminime gör bu tarafa sorduklarında "biz hallediyoruz" cevabı alıyorlar... Çanakkale savaşında İngiliz komutanların Churchill e yolladıkları cevap yani...Sonra ne oldu hepiniz biliyorsunuz...

Aradan kısa bir zaman daha geçti ve bu gün her zamanki arızalara yenileri eklenmiş vaziyette motorumu Borusan a 20.000 km bakımına götürdüm. Tabii randevu alarak ve saat öğleden önce 10 30 civarı.... Ve tamirlerin uzun sürmesi durumunda ya sadece 20 000 bakımı yapılıp teslim edilmesini yada daha uzun sürecekse bana , Sanayi ve Ticaret Bakanlığının, 14 Haziran 2003 Tarihli Resmi Gazete de yayınlamış olduğu, 25138 sayılı "GARANTİ BELGESİ UYGULAMA ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK " dayanarak bana aracımın muhadili bir araç tahsis edilmesini yazılı olarak talep ettim, ve de böyle bir imkan olmadığı takdirde "hakem heyetine" verilmek üzere bunun yazılı olarak bildirilmesini istedim. Bunu istediğimde saat 15:00 civarı idi. Yeni araç kabul görevlisi Hikmet Bey'in "aracınızı alacakmısınız" sorusuna "evet" cevabı vererek saat 19:00; yani mesai sonuna kadar bekledim. Servis ışıkları söndü ve ben o ana kadarki sabrımla "peki şimdi ne olacak" diye sordum ve "e henüz bitmedi" cevabı aldım. Ve kocaman kocaman afişlerle "sizin için değişiyoruz" sloganının ne demek olduğunu idrak ettim.. "Peki bana verilecek yazı ne oldu" diye sorduğumda "Onu yazabilecek yetkili yok" cevabı geldi.... 3 Borusan elemanı ile oturup konuyu tartışmaya başladık.. Yetkiliye ulaşamadıkları, motorumu veremeyecekleri, ve muhadil bir motor olmadığı yarın gelmem söylendi ve de iki de güvenlik görevlisi çağırıldı.... E iyi o zaman bende polis çağırıp öyle alayım motorumu dedim... Birden bire yetkiliye ulaşılıverdi.... Yetkili: hakem heyetine "çalışıyoruz servis ağımızı genişleteceğiz - ve- 1000 bakımına bile 4-5 hafta sonraya randevu verdikleri müşterilerinin servise geç girdiği masalını anlatan servis sorumlusu sayın Onur Bey.....
Uzunca bir telefon tartışmasından sonra, yukarıda belirttiğim yönetmelikten haberi olmasını zaten beklemediğim yetkili, bana bir araç tahsis etmek zorunluluğu olmadığı, orada bulunan arkadaşlarında yazı yazma yetkisi olmadığını inatla belirtti. Ben Onur Bey e bu talebimi saat 15 de masasına ulaştırdığımı hatırlattığımda ise aldığım cevap muhteşemdi "Selim Bey tek işimiz sizmisiniz" diye bir cevap aldım. Yani randevu ile giden bir müşteriye verilen cevap...Varın gerisini siz düşünün... Bu arada motorum toplanmış vaziyette lift de dururken, bana kesinlikle liftten indiremeyeceklerini belirterek motorumu vermediler..
Yani BORUSAN " GASP" kavramına yeni bir yorum getirmiş durumda; hemde güvenlikçiler eşliğinde arkadaşlar...

Hakem Heyeti kararın bir bilirkişi incelemesinden sonra verilmesini kararlaştırıp bir bilirkişi atadı ve motorun incelenmesini istedi. Hem Borusan hem de bana bildirilen bilirkişi ile haberleşip Atatürk sanayide buluşarak bir servisde incelenmesini sağladık. Maalesef bilirkişi kendisi motorsiklet konusunda yeterli bilgi sahibi olmadığından böyle bir muayeneye ihtiyaç vardı. Hatırlarsınız ki benim LT nin problemler oldukça komplike olduğundan oradaki teknisyen arkadaş bu arızaların öyle 15-20 dakika bakılarak tespit edilemeyeceğini bilirkişiye de söyledi.Ancak benimde gözümden kaçmış olan ön lastikteki asimetrik aşınmayı anında; daha ilk bakışta tesbit etti.
Bunun üzerine bilirkişi motora tekrar Borusan a baktırmayı teklif etti.. Yani kuzuyu kurda emanet etmeyi.. Çaresiz 20.11 tarihinde Borusan'da bilirkişi ile randevulaştık. Ben oraya vardığımda bilirkişi, Onur Bey ile birlikte kahvelerini yudumluyorlardı. Doğal olarak benden "Borusan'a son bir şans daha" vermemi rica etti.. Problemler yine hallolmazsa gereken raporu yazacağını söyledi... E bana da bu şansı vermek düştü... Bu arada lastik problemini de belirterek (lastikler gerçekten çok aşınmıştı ve bende bu yüzden bir çift yeni lastik almıştım-Borusan'ın 680,- Avroya sattığı lastikler bu arada piyasada 340,- Avroya satılıyor- bilginize) yeni bir servis kartı açtırdım... Arka tekerdeki sürtünme, takılan vites, sona dayanan hararet problemlerini belirttim. Bu arada Onur Bey "nasıl olsa tekerlerin söküleceğini-sökülmüşken bana bir jest yapıp lastikleri değiştirebileceklerini" teklif etti.. Bende kendi kendime "çocuklar teste çıkacak, başlarına bir iş gelmesin" düşüncesiyle kabul ederek aldığım lastikleri oraya ulaştırdım.... Bu arada Hakem heyeti başvurumun 10.12 tarihinde zaman aşımına uğrayacağını söyleyerek raporun verilmesi için bilirkişi ile irtibata geçmem konusunda beni sıkıştırmaya başladı; tabii bende bilirkişiyi... Bu dönem içerisinde ben sürekli Borusan' ı arayarak bilgi edinmeye çalıştım... Her zamanki gibi hararet konusunu tespit edememişlerdi.. Arka teker sesinin ise ABS kontrol merkezinden geldiğini ZANNETTİKLERİNİ... değiştirince problem kalmayabileceğini öğrenmiştim. Zorlamalarım sonunda 10.11 de bilirkişi den enteresan bir telefon ve akabinde enteresan bir rapor geldi.... Motorun tamamen tamir edildiğini hazır olduğunu söyledi bana... Hakem heyetine verdiği raporda da motorun tamir edildiğini; arızaların tekrarı durumunda garantinin 1 yıl uzatılması gerektiğini belirten bir rapor... Yani o kahve içimi sırasında bilirkişi ve Onur bey arasında ne gib bir konuşma geçtiğini sanırım tahmin etmek zor değil. Kendisinden teknik bir rapor istenen bilirkişi fena halde gaza gelmişti..... Nitekim Borusan beni bundan 5 gün sonra motorun hazır olduğu konusunda arayabildı...yani rapor yazıldığında motor hazır bile değildi anlayacağınız.... Ayın 18 inde motorumu almaya gittim ve SÜRPRİZ !!!!
Onur Bey in jest dediği lastik değişimine tam tamına 185,-YTL Fatura hazırlanmıştı.... SOYGUN un böylesini ben henüz bu yaşıma kadar yaşamamıştım.... Jeste 180 ytl fiyat..... hem de heryerde 30 ile 40 YTL arasında lastik değiştirilirken......Herneyse parayı ödeyip motorumu aldım.. Onur Bey orada yoktu.. ve Hikmet kardeş bana öneri olarak bir daha hararet çıktığımda göstergenin fotografını çekmemi önerdi ses için ise ABS merkezinin değiştiğini ve diskin zımparalandığını, sesin bir ihtimal araya sıkışan tozlardan geldiğini (24000 km boyunca) ve ön lastiğin sol tarafının bitik sağ tarafının sağlam olmasının nedeninin de hep sola yatarak kullanmış olabileceğimden ileri geldiğini söyledikten sonra yola çıktım...ve bilin bakalım ne oldu.... İstinye’den Göztepe’ye geldim ve yolda ayak freninin tutmadığını tespit ettim ve Göztepe’ye vardığımda sanırım balata ve disk arasına yine bir şeyler SIKIŞMIŞTI... Ertesi gün Onur Beyi arayarak iş bittikten sonra test yapıp yapmadıklarını, motorda hiçbir değişiklik olmadığını, bu 1 ay içerisinde ne yapıldığını ; ayrıca yapacağı jestin fiyatını önceden neden söylemediğini sordum. Cevap: ücret konusunda kontrolünü kaybettiğini...Beni çok yorduklarını ve bu yüzden hemen bayram ertesi kendisi bizzat motorumu alacağını ve servise götüreceğini ve 180 ytl içinde gerekeni yapacağını söyledi.... Bayram geçti yılbaşı geçti...Onur Bey sanırım terki diyar etti....
Yani arkadaşlar Borusan işi sadece beceriksizliğe ve edepsizliğe değil birde soyguna döktü...
Şimdi sıra geldi Tüketici Mahkemesine...
Hem motorun yenilenmesi hem de araçsız kaldığım dönemlerdeki araç kira bedellerimin tazmin edilmesi için başka çare kalmadı zira bu adamlar işi sulh ile halletmek taraftarlısı değiller..

Bu kadar uzun lafın kısası: Motor almak isteyen ve özellikle de BMW düşünenler; BMW sadece ve sadece Türkiye dışında yaşıyorsanız almaya değer bir motor… Ama çok daha kaliteli alternatifleri var… Ve diğer taraftan BMW aldığınız zaman açıkçası Borusan ın kucağına oturdunuz demektir ki bir daha kalkabilmek için çok uğraşırsınız…
Sokağa atılacak paranız olmadığı sürece Borusan ve BMW den uzak durun

[Uzay]

Valla ben yazmadım.
_________________
950 ADV

[emreturgut]

Siz bu yazdıklarınızı bmw ag ye mail atsanız daha iyi olurdu. Ben de ikinci el r1200rt bakıyorum ama napsam bilemedim şimdi.

[GreyHound]

Valla sizin bu kadar sakince ve adaba uygun cümleler ile anlattığınız olayı ben okurken adı geçen tüm şahıslar ile akraba oldum . Allah yardımcınız olsun. Ben tüketiciler olarak da sizin yalnız bırakılmamanız gerektiği ve tüm BMW kullanıcıları olarak tepkinizi ortaya koymanız gerektiğini şahsen düşünmekteyim.
_________________
Tugay Seküçoğlu
Honda Transalp '08 (Son Samuray)
Afyon

GreyHound kimdir? www.ikiteker.org/modules.php?name=Forums&file=viewtopic&p=194073#194073

[nightmare44]

Durumunuza gercekten cok üzüldüm bunca sorun bunca mücadele ve en önemlisi bukadar sabır gösterip uygar bir insan olma çabalarınızı tebrik ediyorum ama cok yazık ki tüketici haklarının hiç mi ama hiç olmadığı bir memlekette yasadığınızı unutmusunuz.Belki bu sizin dediğiniz gibi tüm cıkan 2006 serisini etkilemiş ya da sadece sizin motorunuzda görülmüş bir istisnadır ama sonuçta ortada kullanıcı hatası olduğuna dair tek bir kelime yok yani onlarda sorunun bal gibi farkındalar ama kolay para kazanmanın yolunu herkes bulmus buralar da ve ne hikmetse olay sanki dingonun mekanında gercekleşiyo şikayet etmek istesen dahi ettiğin kişilerde aynı yolun yolcusu olabiliyor.Nediyelim ALLAH sabır versin bu arada sürekli sola dönerek gitmişsiniz diyen o cok akıllı insana sayet böyle yapılırsa yuvarlak olacağın söyleyip uygulamalı gösterirseniz sizde ormanda ki bir ağacın kurumasını önleyebilirsiniz.

[ilyada]

[emreturgut]

Ben de bmw ag nin bu borusanın beceriksizliğinden bezmiş olduğu, ayrıca daha fazla profesyonel yaklaşımla piyasaya daha hakim olmak için borusanın elinden dist. alıp, borusanı sadece bir bayi yapıp kendinin bmw türkiye olarak geleceğini duydum. Doğrumudur bilmem.

[ilyada]

Benimki de hisselerin bir İranlı'ya satıldığı.

Ne doğru, ne uydurma bilmiyorum ama bildiğim şey basit ; Bir değişim yoksa bile yakındır. Dünya gibi Türkiye de değişiyor. İşini hakkıyla yapamayan şirket en sağlam kale bile olsa yıkılmaya mahkum artık. Atılan imzalar, uzun vadeli anlaşmalar, hatta devletler bile kurtaramıyor işini beceremeyen şirketleri. Piyasa yeni alternatiflerini üretmekte hiç zorlanmıyor artık. Türkiye'ye has gariplikler süreçleri biraz yavaşlatsa bile sonuç değişmiyor.
_________________

[Remzi_]

Her BMW alanın bunları yaşayacağını söyleyemeyiz.
Gerek motor gerek se elektronik araçalr da şans işi.
xx marka bir LCD televizyon aldığınızda da başınıza aynı şey gelebilir ve süründürürler, ha keza japon bir motor aldığınızda doğuştan problmeli olsa gene süründürürler.

24 bin avroyu tak diye ödeyecek durumda olsam ve bir bmw almaya niyetlensem bunu fuarda yapmazdım. Fuarlar ürün tanıtım panayırları olması gerekirken, ülkemizde haraç mezat kapış kapış ürün satılan yerler oluyor. Böyle yerden ürün almaya kalktığınızda ki mevcut ürünler çok kısa sürede tükeneceğinden, müşteri memnuniyeti ve müşteriyi geri çevirmemek adına elde kalmış bir malı da -af buyrun- "kakalamaya" kalkabilirler.

Motor alıncaksa, telaşşsız bir şekilde dükkana veya şov ruma giderek yeridne görülür, özellikleri inclenir, kırığı döküğpü söküğü var mı bakılır. Benzeri ile test sürüşü yapılır. Alacağın motorun başına gidilir işte bunu istiyorum denir. Motor ve şase numaası kaydedilir. Kaporası ödenir. Fatura açıklamasına şu-şu nolu motor için diye yazılır. İşlemler tamamlanır, motoru teyit eder paranı öyle öder çıkarsın.
Daha başta sorunlu, kullanılmış deneninmiş, hırpalanmış elde kalmış bir motoru almamış olursun.
Bunu niye böyle yapıyoruz? Çünkü esnafımız esnaf değil, küçük ölçeklisinden büyüğüne hep aynı. Satılan mal geri alınmaz! Seni hakkını arıyacağım diye göbeğini çatlatırsın.

BMW alcak olsam borusan şöyle böyle yaptı diye bmw den vazgeçmezdim.

Kaldı ki pek çok motor satıcısından olmayan özellikler de var. Motoru tamire bıraktığınızda sizi motorsuz bırakmaması, istediğiniz bir motroru kullanımınıza tahsis etmesi, benim için yeterli bir artı bence.

[GreyHound]

Remzi bey size kesinlikle katılmıyorum. Yukarıda yazdığınıza göre siz yurdumuzda verilen servis hizmetlerini iyisiyle kötüsüyle kabul etmişsiniz en azından kötünün iyisi olsun diyorsunuz. Ancak yanlışın genel olması doğru olduğu anlamına gelmez. Ayrıca burada BMW'nin sorunlu bir motor olduğu değil, servis hizmetlerinin yetersiz ve eksik olduğu ve bir tüketicinin hakkının nasıl gasp edildiği tartışılıyor.
Saygılarımla.
_________________
Tugay Seküçoğlu
Honda Transalp '08 (Son Samuray)
Afyon

GreyHound kimdir? www.ikiteker.org/modules.php?name=Forums&file=viewtopic&p=194073#194073

[tekel]

Remzi beyin fikirlerine bende katilmiyorum, ister fuardan al ister showroom dan ister dagin tepesinden, her zaman ayni kalite olmasi gerekiyor.

Benim asil merak etigim bu sitedeki diger BMW/Borusan cilarin fikirlerini duymak.

Gecmis olsun highwayguide
_________________


Yamaha XTX

www.xt660.com

[Remzi_]

Katılmadığınız nokta neresi arkadaşlar önce ordan başlıyalım , (bir de rica edicem bey yerine remzi derseniz menun olurum)

Mesela sizin transalpiniz veya xt660 ınızda bir üretim hatası olduğunda diyelim 3 bin km sonra debriyajınız bozulduğunda, çıkıp da bu bir kullanıcı hatasıdıır. Tamir ederiz ama masrafı kullanıcı olarak siz ödersiniz deseler ve diretseler ne yapabiliriz. Mecbur hakkımızı mahkeme yoluyla arıyacağız.

Daha önce de bu forumlar, 30 km hızla giderken fren yapma sonucu gidonun şasiye sabitlendiği yerden kırılan bir capanordun sahibinin hak arama mücadelesine sahne oldu. Bilirkişi heyeteleri, üniversitelerin malzeme labaraturarı sonuçları, tüm forumun topyekün desteği, kınamalar, telefonlar....
Distribitör bir inat etti değiştirmem dedi. Hatta burada yazan çizen insanları bile takibe aldı, avukatları ile ihtarname çektirdi filan.

Tee çok sonra iş başka noktalara gelme endişesmidir nedir bilinmez, yenisi ile değiştirdi.

Bunlar yaşanıyor ne yazık ki ülkemizde. Ve insanlar parasını ödeyip de alamadıkalrı ve üstelik madur oldukaları bir hizmet söz konusu.
Almanya BMW veya Farnsız bmw temsilcisi bunu yaparmıydı? Anında motoru geri alıp en yeni mdeolini verdikleri gibi, aman olay duyulur da itibarımız zedelinir diye müşteriyi memnun etmek için takla atarlardı.

Şu yukardaki "highwayguide" adlı kullanıcının başına gelen olayı yaamak, onun konumunda kalmak istemezdim. ve bu olay da markaya münhasır bir davranış değil.
Bağlantıları çok güçlü bazılarının, üst yönetime telefon açıp bir telefonla halledilebilecek bir olayken, kimi sıradan sade vatandaşlar için de böyle mahkemelerle süre giden bir ömür törpüsüne dönüşüyor.
Doğru mu değil mi.

[rider]

Selim,
Yaşadıkların gerçekten çök üzücü.Ama ben;kendi adıma sabrına hayran oldum.Bunca olaydan sonra bu sabır gerçekten takdire şayan...
Umarım sorun istediğin gibi çözülür.Selamlar..

[hasafrica]

[GreyHound]